Ve Yıkılıyor İçimde Korkunun Krallığı

  Sen dünyanı küçültürsün, binbir zorlukla. Geçimsiz, çekilmez biri olursun bir anda. Sırf gitsinler, seni bıraksınlar diye bambaşka bir insana dönüşürsün. Ve başarırsın da bunu zamanla.. Zamanla azalırsın, hatta hiçleşirsin. Ama sonra bir gün biri öyle bir adım atar ki dünyana, bir anda hacimler açılır göğsünde. Bir gün biri öyle bir adım atar ki, dünyan eskisinden de geniş olur. Korkarsın, çünkü o konuştukça sesi yankı bulur boşluklarında.. Korkarsın, çünkü öyle boşaltmışsındır ki ruhunun odalarını, yüzleşmek istemezsin o yokluklarla. Bilemezsin ne zaman ne yöne atman gerektiğini adımlarını. Unutmuşsundur: "Bir adamla nasıl konuşulur?", "Nasıl öpülür dudaklar?", "Nasıl bakılır gözbebeklerine bir insanın"... Ayakların dolanır birbirine, hata yaparsın. Sesi çekilince bir anda yokluğa, o koca evinde ruhunun kalakalırsın bir anda. Unutmuşsundur: "Bir adam nasıl çağırılır?", "Nasıl denir 'Gitme!', "Nasıl anlatılır, anlatılması gerekenler?" Ama bulursun yolunu el yordamıyla. Çeker alırsın onu tekrar dünyana.. Telkin edersin sen seni: "Korkma, korkma, ne olur korkma..."


  Ben şimdi yeniden öğreniyorum; harfleri, sözcükleri.. Sevmeyi değil henüz, ilgi duymayı.. Merak etmeyi.. Belki arzulamayı.. Acele etmiyorum. Korkularımı bastırmaya çalışıyorum. "Sevmesin" diyorum, "Ne olur sevmezse?". Bilmediğim bir şey değil hiçleşmek birinde. Bunu söylüyorum sürekli, sürekli bunu: Korkma be kadın, korkma! Ve yineliyorum her gece, dua gibi bu dizeleri:



Yenilirsem yenilirim, ne çıkar yenilmekten?
Seninle çarpışmak kişiliğimi pekiştirir benim.
Ayak bileklerime kadar bu deredeyim işte,
Yerin yassı taşları tabanımın altında,
Alnımda birleşmekte güneşin raylarından
Hışırtıyla geçen kartalların sesleri.
Unuttuğum bir bitkinin yaprakları gibi
Göğsüme değerse kurşunların, ne çıkar?

Bilmem nişancılığı, tabanca kullanmadım;
Ama karşıma alıp seni horoz düşürmek de,
Seni vuramamak da yüreğimi pekiştirir benim.
Ölürsem güzel bir ölü olurum,
Saçlarıma yuva kurar bir anda kirpiler,
Kar, örtemeye kalkışır gökkuşağını,
Ve onurlu, yoksul böceklerin gazetecisi
Ben gülümserken resmimi çeker.

Ülkü TAMER